Ana içeriğe atla

8. Çukurova Kitap Fuarı Izdırabı


Başlıktan da anlaşıldığı gibi en sevdiğim, aylarca beklediğim, sürekli web sitesini kontrol edip etkinlikleri, yazarları, imzaları takip ettiğim fakat bir türlü istediğim keyfi yakalayamadığım bir fuar günümün sonrasından bildiriyorum size. 

Gitmeden önce ayrıca benim yaptığım gibi etkinlik, imza, katılımcı listesini kontrol edin ki kimseyi atlamayın. Bakın örnek aşağıda (:


Sevdiğim yazarların imzalarını alma, onlarla tanışıp, gerçekten güzel ve hoş sohbet etme arzum olmasa; gidilecek, çekilecek çile değil Çukurova Kitap Fuarı. Tamam tüm halk gelsin ona bir şey demiyorum da bebeklerle gelmek nedir arkadaş. Bence kesinlikle girişi cüzi bir miktarda olsa ücretli olmalı ki kitaptan soğumayalım. İçeride inanılmaz bir kalabalık ve yoğunluk, dışarıda ise park yeri bulma ve otoparktan çıkma sorunu var. Ders kitaplarına yönelik olan standlar bu fuarda olmamalı ya da ayrı bir günde ayrı bir alanda yapılmalı. Ya da belli ki bu fuar alanı yetmiyor yani bunu daha fazla zorlamamak lazım.

Ayrıca çoğu kitapçı ya da yayıncı fiyatlar konusunda çok da insaflı değildi. Bir de ben sürekli kitap alışverişi yaptığım için fazla kitap almadım. Yani istediklerimin çoğunu daha önceden almıştım zaten. Bence fiyatlar konusu da cazip hale gelmeli bu kadar yoğun bir katılım gözlendiyse.

Neyse şikayetlerimi bir kenara bırakayım ve genel duruma geçeyim hemen sizi daha fazla yormadan. Gelen yazarlar gerçekten tam 10 numaraydı benim için. Daha fazlası tabi ki gelmeli. Ama buna da şükür demek en mantıklısı. Benim favorim her zaman ki gibi Yekta Kopan'dı. Sıcaklığına, samimiyetine aşina ve hayran olduğum kıpır kıpır, pozitif insan. Yine tüm stresi alıp götürdü. İmza sırasının çok olmaması da en güzeliydi (:



Gelelim diğer candan yazarımıza. Enver Aysever ile tanışma fırsatını da yakalamış oldum bu fuarda sonunda. Twitter'dan severek takip ettiğim ve çok merak ettiğim romanını bugün imzasıyla birlikte almak daha da keyif verdi. Herkesle tek tek uzun uzun konuşması ise +1 yazdırdı hanesine. Çok sıcakkanlı olduğu fotoğraftan da belli değil mi zaten (;


Evet gelelim fuarın en mutlu eden anlarına. Gerçekten kitap okuyan insanların bir arada olması çok güzel bir duygu. Ayrıca benim gibi tek giden insan sayısı da fazla olduğu için rahatlıkla herkes birbirinden fotoğraf yardımı talep edebiliyor. Ve kimse itiraz etmeden bu isteğini gerçekleştiriyor ya da siz gerçekleştiriyorsunuz. Bir sonra ki fuarı da yine iple çekeceğim (;


Yorumlar

  1. Kitaptan daha güzel olan bir şey de imzalı kitap :)
    Keyifle okuyun.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kadife Ip, V Yakalı Kazak

Herkese Merhaba, Bu sefer bambaşka bir yazı ile karşınızdayım. Daha önce burada herhangi bir örgü modeli ya da yapımı anlatmadım sanırım. Instagram ve snapchat hikayelerimde yapmaya başladığımda bile çok soru almaya başlayan, bitiminde ise görüntüsü ve yapımı hakkında sorular almaya devam ettiğim kazağımı dilim döndüğünce anlatmaya çalışacağım. Öncelikle ipim kadife ip olarak geçiyor. İpin markasına ait kağıtları sağ olsun Juliet anında parçaladığı için aklımda ona dair bilgim maalesef yok. Ama marka çok da önemli değil bence. 7 Numara şiş ile ördüm hepsini. 50 ilmek alıp; lastik yapmadan direk düz örgü ile başlayıp, bitirdim. Kola kadar uzunluğunu siz kendi istediğiniz boya göre ayarlayabilirsiniz ama ben 1 şiş + 1/4 şiş boyu olarak hesaplarım genelde.  Istediğim boya geldiğinde kol ayrımını yapmak için hem sağdan hem de soldan 3'er ilmek kestim. Hepsini tek sırada yaptım, Yani gidişte 3 dönüşte de 3 ilmek eksilmiş oldu. Kaldı 44 ilmek (:

#NelerBitti - 12

Herkese Merhaba, 2017 yılının ilk bitenler yazısı ile karşınızdayım. Instagramdan takip edenler bilir ki, Aralık ve Ocak ayı itibari ile her ay başında bitirilecek ürünler ile başlayıp, onları bitirene kadar uğraşıyorum. Elimde hatta eminim hepimizde aynı sorun var, o kadar fazla ürün var ki bir an önce stokları eritip, yeni marka, yeni ürün denemek istiyorum. Hal böyle olunca da yeni ambalaj açmak için ya da alışveriş yapmak için elimdekilerin şişelerinin en azından yarılanması / yarıyı geçmiş olmalarına özen gösteriyorum. Neyse, çok konuştum ne bitti bu 2 ay boyunca görelim ister misiniz ? Moshos Garden , ürünlerini sevmeyen yok zaten bana göre. Yüz yıkama jeli performansına hayran kaldığım bir üründü. Ne kuruttu, ne rahatsız etti. Şahane bir temizleyici. Ayrıca, içeriği de temiz daha ne olsun. Elimdekiler bittiği an yenilenecek. Moshos Garden , Sıcak havlu yüz temizleyici ile tanıştığım günden itibaren kopamadım. Bir kavanoz bitiyor, yenisi açılıyor. Mask

Purederm - Nemlendirici El Maskesi

Herkese Merhaba, Gratis lerde satılan Purederm markasına ait nemlendirici el maskesinden bahsetmek istiyorum size. Bu tip ürünlerin pratikliğini ve kısa sürede verdiği canlı görüntüyü seviyorum. Paketin içinde 1 çift el maskesi bulunuyor. Aslında içi nemlendirici özlerle doldurulmuş eldiven gibi de düşünebilirsiniz. Pakette sağ ve sol el için ayrı eklendiği için yanlış giymeniz ürünün etkisini tam olarak gösterememesine neden olabilir.  Fotoğraflarda gördüğünüz gibi 2 elinize de giyiyorsunuz. Bundan önce ellerinizi ılık su ile yıkıyorsunuz. 25-30 dk beklettikten sonra maskeleri elinizden çıkarıyorsunuz. Çıkardıktan sonra elinizi yıkamanıza gerek yok. Ama bana içindeki fazla geliyor. Bu yüzden ellerimin arasına peçete ekleyip bi tık fazlalığı alıyorum. Yulaf unu, Shea Butter, bal ve diğer antioksidanlar ile zenginleştirilen formülü sayesinde hızlı ve uzun süreli nemlendirme sağlıyor. Ellerinizde de hızlı bir manikür görüntüsü oluşturması mü